Hz Aişe İle Hz Peygamberin Evlilik Yaşı Kaçtı ? Hz Peygamber Neden Çok Eşle Evlenmiş

Hack Forum

Administrator
Yönetici
Katılım
29 Ağu 2021
Mesajlar
634,332
Tepki
8
Puan
38
Soru : Hz Aişe İle Hz Peygamberin Evlilik Yaşı Kaçtı ? Hz Peygamber Neden Çok Eşle Evlenmiştir Hikmeti Nedir ?

[font=Arial, sans-serif]İnanmak Bambaşka Bir Şeydir. İnanmamakta Başkadır. Lakin İnanmayacağım Diye Yalan Söylemek İftira Atmak Ve Gerçekleri Çarpıtmak Bütün Bütün Başkadır !... Siz (Ateist Deist Veya Diğer İnanmayanlar) İnanmak Veya İnanmamak Zorunda Katiyen Değilsinizdir ! Benim Dediğim Haktır Demek Hakkınızdır Ama Sadece Benim Dediğim Haktır Demek Hakkınız Olmadığı Gibi, Allah’ı, İslam’ı, Kuranı Kerimi Ve Peygamberimizi Sırf İnanmamak Ve İnkar Etmek İçin Olmayan Şeyleri Olmuş Gibi Göstermek, Söylenmemişleri Söylenmiş Gibi Söylemek Veya Bilhassa Yazılanların Bir Kısmını Alıp Diğer Bir Kısmını Almamak ,Almış Olduğun Kısımları da Kafana Göre Yorumlamanın Kabul Edilir Hiçbir Yanı Yoktur !...[/font]
[font=Arial, sans-serif]İnanma! Tamam Kabul Ama İnanmadığını da Olduğunun Dışında Göstermeye Çalışma !... Saygı Duy ! Ateist ve Deistler Her Zaman İlk Önce Hususen Tamamen Taraflı Ve Yanlı Bir Şekilde Bahusus Peşin Hükümlü Olarak Allah’a , Kur’an-ı Kerime Ve İslam’a, Ve Peygamberlere Bakıyorlar. Sonra ; Aynı Nazarla ,Önce Kendi Hayal Alemlerinde Saçma Sapan Bir Tanrı , Kitap , İslam Ve Peygamber İle İlgili Bir Felsefe Bir Fikir Oluşturuyor. Sonra Bu Felsefeyi Kendi Yalanları İle Besleyip Büyütüyor Büyütüyor En Sonunda da Yalan Ve İftira Obezi Oluyorlar. Ondan Sonra Kendi Yalanlarına Kendilerini de İnandırıyorlar. Ve Gelinen Noktada Kendi Uydurdukları Kendi Yalanlarını Gene Kendileri Akla Mantığa Uymuyor Deyip Kendi Kendilerine Eleştiriyor Ve İnkar Ediyorlar !.. Oysa ki Onların Bu Uydurduğu Tanrılarına Ve Dine Bizde İman Etmiyor. Uydurdukları Dine Bizde İnanmıyoruz…[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Şimdi Bu Yalan İftira Ve İddialarının Ben Neresini Düzelteyim ? [/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]"Çocuğu Olmayan Hazreti Davut, Allah'a Dua Etmiş, 'Ya Rabbi Bana Bir Kız Çocuğu Ver, Onu Sana Kurban Edeyim' Demiş. Dua Tutmuş, Davut, Kızının Adını Ayşe Koymuş, Gel Zaman Git Zaman, Çocuğun Kurban Edileceği Zaman Gelmiş, Hazreti Davut Kızı Yatırmış, Tam Boğazını Kesip Kurban Edecekken, Azrail, Gökten Bir Keçiyle Çıkagelmiş, 'Kızı Bırak, Al Bu Keçiyi Kurban Et' Demiş"![/font]

[font=Arial, sans-serif]Dinleyenlerden Biri Dayanamamış: "Yahu Bunun Neresini Düzelteyim; Hz. Davut Değil Hz. İbrahim; Kız Değil Erkek; Ayşe Değil İsmail; Azrail Değil Cebrail; Keçi Değil, Koç"! Hal Böyle Olunca Geriye Cevaplanacak Bir Şey Kalmıyor ! Yalanın Uydurma Ve İftiranın Neresini Cevaplayalım? [/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Hz Aişe R.a Annemize Ve Peygamberimiz İle Olan Evliliği Hususunda İslam’ın Müslümanların İnandığı Gerçek Ve Doğru Bilgiyi İnşaAllah Sizlerin Kıymetli Nazarına Sunmaya Çalışacağız. Uydurulan Ve Düşmanca Yorumlanan Yorumlara Değil, Belge Ve Bilgiler İle İthaf Ettiğimiz Bu Paylaşımımıza Bakıp Bir İtirazı Olan Varsa Buyursun O Halde Tamamını Okuduktan Sonra Dilediğini Sora Bilir, İtirazı Varsa İstediği Kadar İtiraz Edebilir!.. Bizde O Nispetle Hakikat Ve Hikmet Nazarı İle Cevabımızı Veririz Bi İznillah, İnşaAllah …[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Bismillah : Hem “Matematik” Hem Sosyoloji Ve Psikoloji İlimlerinden Faydalanılarak Gerçeğe Ulaşmak Kastı İle Hz Aişe Ve Efendimizin Evliliği Meselesine Baktığımız da Şu Gerçek Hakikat Kati Bir Suretle Güneş Gibi Görülüyor Ki:[/font]
[font=Arial, sans-serif]

[font=Arial, sans-serif]Tarih Ve Coğrafya İlmi Etle Tırnak Gibidir… İkisi de Bir Birini Tamamlar. Bunu Daha Vecih Bir Şekilde İfade Etmek Ve Akla Yaklaştırmak İçin Deriz ki; Misal Birisi Dese ki Fatih Sultan Mehmed Han’ın İslambol'u Fethi Neden 1,5 Ay Sürdü Siha’larla İha’larla Hatta F 16’Lar İle Bombalar 1 Gün Değil 1 Saatte İslambol’u Alabilirdi ? Böyle Bir Fikre Elbette Her Aklı Olan Kişi O Dönem de Siha’lar İha’lar F 16’Lar Olmadığı İçin Bunu Yapamazdı Cevabı İle Mukabelede Bulunur
[/FONT]. Çünkü Tarih O Zamanın Şartlarında Değerlendirilmelidir. Bu Zamandan O Zamana Giderek Bu Zamanın Ölçüleri İle O Zamanı Tartamazsınız !... Aynen Öyle de Bu “İlmi” Kaideyi Kendimize Bir Düsturu Hakiki Edinip Bu Hakikatin Rehberliğinde O Zamana Ve O Döneme Bakalım ! “ O Dönemde “ Hem Batı da Olsun hem Asya’da da Olsun O Günkü Cahiliye Arap Toplumunda da Erkekler Gibi Kadınlar Da, Hürler Ve Köleler Olmak Üzere İki Sınıftan Meydana Geliyordu. Sosyal Hayatta Bu İki Kadın Sınıfı Arasında Çok Büyük Farklar Bulunmasına Rağmen, Hür Kadınların Konumu -Mekke, Yesrib Ve Taif Gibi Şehirlerin Eşraf Kızları, Toplum İçinde Mevki Sahibi Olsalar Da Erkeklerle Eşit Seviyede Değildi.[/font]



[font=Arial, sans-serif]Dünya’nın O Dönemki Zaman Diliminde Çoğu Zaman Kızın Rızası Aranmaksızın Babası Ya Da Velisi, Kızın Bu Evliliği İsteyip İstemediğine, Erkeğin Yaşlı Olup Olmadığına Bakmadan Kızı İstediği Erkeğe Çeşitli Sebeplerle (Siyasi Sebeplerle Veya Akrabalık Bağı Kurmak İçin) Verebilirdi. İşte O Asırda Ve O Dönemde O Coğrafya da Bu Bölgede ki Kızlar Genellikle 12 Yaşına Basmadan Evlendirilir; Ancak Çocuk Doğurduktan Sonra Aileye Dahil Edilir, Eğer Çocuk Doğurmadan Ölürlerse Kocasına Başsağlığı Dilenmezdi. Ehl-i Kitaba Gelince, Yahudilikte Evliliğin Sahih Olabilmesi İçin Kızların 12, Erkeklerin 13 Yaşında Olmaları Gerekmektedir Ki Bu Yaşlar, Yahudilerde Büluğ Çağına Erme Yaşlarıdır. Hıristiyanlarda İse, Evlenme Yaşı Zamana Ve Ülkelere Göre Değişmektedir. Roma Ve Eski Kilise Hukukunda Evlenme Yaşı Kız İçin 12, Erkek İçin 14 İken, Yeni Kilise Hukukunda Kız İçin 14, Erkek İçin 16 Olarak Belirlenmiştir. Bizans İmparatoru Yuannis’in 10 Yaşındaki Kızını Orhan Bey’in Oğlu Halil İle Evlendirmesi (Hem Siyasi Hem de Türklerde de Bunun Olduğuna Hem de), Farklı Toplum Ve Kültürlerde Tarih Boyunca Sadece Kadınların Değil Erkeklerinde Küçük Yaşta Evlendiğinin Bir Göstergesi Olarak Kabul Edilebilir Bir Örnektir. Dahası Kadınların Erken Yaşlarda Evlenmesi Sadece Geçmişte, Bazı Toplumlarda Ve Dinlerde Değil, Günümüzde De Asya’da, Avrupa’da, Özellikle Rusya’da İspanya’da Ve Portekizde , Hatta Birleşik Amerika’nın Uzak, Dağlık Bölgelerinde Hala Günümüzde de Görülebilen Bir Uygulamadır. Örneğin Doğu Avrupa’da Çingenelerin Evlenmeden Üç-Dört Yıl Önce, Dokuz Yaşında Çocuklarını Nişanladıkları Bilinmektedir.
[/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Bu Verilerin Işığında Hem Tarih Hem Coğrafya Hem de Sosyoloji Ve Psikoloji İlmi Cevap Veriyor ki:[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]
Hz. Aişe’nin Ölüm Tarihi Bazı Tarihçilere Göre H. 55–60, Ölüm Yaşı İse 65 Veya 75 Arasında Değişmektedir. Hz.Aişe’nin Doğumu, Hz.Peygamber’le Evliliğini Dokuz Yaş Olarak Kabul Edenlere Göre Bi’setten (Peygamberlikten) Dört Yıl Sonra, Evliliğini 17–18 Kabul Edenlere Göre İse Bi’setten Öncedir.
[/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Hz.Aişe R.a ‘Nın Vefat Tarihi Hicri Olarak 58 Olduğuna Göre ; Onun Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem‘in İrtihalinden Sonra 48 Sene Yaşamış Olduğu Hem Tarihi Hem de Matematik İlminin Bir Gereğidir. Kendisi İle Ablası Esma R.a ‘ın Arasında ki Yaş Farkı 10 Olup Esma R.a’nın 27 Yaşında Hicret Etmiş Olduğu Sabit Olduğuna Göre Aişe R.a’Nın Bisetten 4 Sene Önce Doğmuş Olduğu Kati Bir Kesinlik Kazanır. Ez Cümle Hicretten Öncesi Ve Sonrası Yaşadığı Seneleri Topladığımız da 17+58 =75 Olarak Sabit Olmuştur.[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Hakikat Ve Hikmet Nazarında Hem Tarih Hem de Matematik Haykırarak İspat Ediyorlar ki : 75 Senelik Ömründen Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem‘in İrtihalinden Sonraki 48 Yılı Düştüğümüzde 27, Ondan da Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem İle Yaşadığı 9 Yılı Düştüğümüzde 18 Kalmaktadır ki Buda Evlendiği Gün 18 Yaşında Olduğunun Kesin Ve Kati Kanıtıdır !... ( Hz Aişe Validemizin Evlilik Yaşı İle İlgili Risaleden Kısmi Alıntıdır.)[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Bütün Bu Hakikatleri Bir Kenara Bırakıp Farzı Misal Hz Aişe Annemizin 9-10 Yaşında Efendimizle Evlendiğini Düşünelim;[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Tarih İlmi Lisan-ı Hal İle Diyor ki Bu Döneme Sizin Döneminizden Bakmayın. Çünkü Bu Dönem de 10 Yaş Sizde ki Belki 20 Belki 30 Yaşa Bedeldir. Çünkü İnsanların Yaş Ortalaması 30 En Fazla 40’tır. Haliyle 500’Lü Yıllarda 10 Yaş Bir Ömrün ¼’Ne Eşitken Günümüzde Yaşam Süresi 70-80 Hatta Belki de 90-100 Arasında Olması Ciheti İle 1/10’Na Bugün Denk Gelmektedir Ve 10 Yaşında ki Birisi Çocuktur. Ama O Zamana Ve Coğrafya İlmine Göre O Coğrafyada ki İnsanların Erken Yaşta Olgunlaşmaları Sosyoloji İlmine Göre de Hayatın Getirilerinin Onları Erken Yaşta Olgunlaşması İle O Zamanın 10 Yaşında ki Çocukları Bu Zamanın 20 Belki de 25-30 Yaşında ki Kişilerine Eşit Olmaktadır !... Bedir Savaşında Sahabelerden Savaşa Kılıç Kuşanıp Gelenler İçerisinde 10 İle 15 Yaş Arasında Sahabeler Olup Ashabın Yaş Ortalaması 20 İle 25 Arasındaydı !... Bunlardan Hz. Umeyr B. Ebi Vakkas R.a Efendimiz Bedirde 15-16 Yaşında Şehit Olmuştur !...[/font]
[font=Arial, sans-serif]Şimdi Yaş Ortalamaları Dönemin Şartlarının Getirdikleri Sebebi İle Yaşı 15 Olan Bir Kişinin Ömründe 10 Yaş Yüzde Kaçıdır ? Allah Ve Rasulü Arkasında 15 Yaşında Savaşa Giden Bir Sahabeye Çocuk Diyebilir misiniz?[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Hz Aişe Annemizin Kişilik Olarak Oyun Oynamaktan Çok Zevk Alan Genç Bir Kız Olduğu İçin Kendisine Çocuk Denmesinde Bu Husus Etkili Bir Bahane Olmuştur Her Zaman. Aslında Hz.Aişe R.A. Hz.Peygamber İle Evlendikten Sonra Da Kız Arkadaşları Ve Oyuncakları İle Oynamaya Devam Etmiştir. (Bu Tarz Cicili Bicili Oyuncaklardan Hoşlanan Yeri Geldiği Zaman Çocukluk Yapıp Eğlenen Günümüzde de Bir Çok Kız Vardır !) Hz.Aişe’nin Oyundan Zevk Aldığını Bilen Hz.Peygamber Daha Sonraki Dönemlerde de Hz.Aişe İle Beraber Koşu Yapar Ve Mescid-i Nebevi’de Savaş Oyunu dahi Oynardı.[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]
Hz.Peygamber’i Eleştirmek İsteyenler, Bilhassa Hz.Aişe’nin Evlenme Yaşını Gündeme Getirerek, O’nun Çocuk Yaşta Bir Kızla Evlendiğini, Hatta “Oyun Çocuğu” İle Evlenecek Kadar Kadınlara Düşkün Olduğu Şeklinde İddialar İleri Sürmüşlerdir. Bir İnsanın Çocuksu Olması Onun Yaşıyla Alakalı Değil Kişiliyeti İle Alakalıdır !... Bugün Günümüzde de Bu Karaktere Sahip Bayanlara Bizim Toplumumuz da Dahi Rastlanmaktadır !
[/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Hadi Hz. Aişe Annemizin Evlilik Yaşının 9 Olduğunu 15 Yaşında Bir An İçin Çocukluk Olduğunu Kabul Edelim Ve Meseleye Bu Cihetle Bakalım?[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]
- Şayet Hz.Peygamber’in Hz.Aişe İle Olan Evliliğinde Başta [font=Arial, sans-serif]Örfe Aykırı Olsaydı Bütün Hali Bütün Davranışları Bütün Konuşması İle Hayatının Tamamı En ince Ayrıntısı İle Hem Sahabesi Hem de Düşmanları Tarafından İzlenen Ve Didik Didik Edilen Böyle Bir Zatın, En Başta ve En Önce Hz.Peygamber’in En Azılı Düşmanları Olmak Üzere, Toplum Bu Evliliği Onamadığını Açıkça Belli Ederlerdi
. Ancak Hz.Aişe’nin Evliliğinde Kötülenecek Ya Da İtham Edilecek Bir Yön Olmadığı İçin Toplum, Bu Evliliğe Herhangi Bir Tepki Göstermemiştir.
[/FONT][/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]- Şayet Amacı Şehvet Olsa İdi Hz. Muhammed Sallallahu Aleyhi Vesellem[font=Arial, sans-serif], Hz. Hatice İle Peygamberlik Görevi Kendisine Verilmeden Önce, 25 Yaşında İken Evlenmiştir. Hz. Hatice İse Bu Sırada 40 Yaşında Olup Daha Önce İki Evlilik Geçirmiş Dul Bir Bayandı. Efendimizin Bu Evliliği Çok Yüce, Kutsal Bir Yuva Kurmak İçindi; Şehevi Arzularını Tatmin Etmek İçin Değildi. Çünkü Böyle Olsaydı İlk Evliliğini Kendinden 15 Yaş Büyük Ve Dul Bir Kadınla Değil De Kendinden Daha Genç Veya Kendi Yaşında Bakire Bir Kızla Gerçekleştirmesi Gerekirdi. Hz. Muhammed Sallallahu Aleyhi Vesellem Gençliğinin Baharını Tek Eşli Olarak Bu Hanımıyla Geçirmiş, Onu Çok Sevmiş Ve O Vefat Edinceye Kadar Başka Bir Kadınla Evlenmeyi Düşünmemiştir. Hz. Peygamber’in Sallallahu Aleyhi Vesellem Bu Temiz, Akıllı Ve Zeki Kadından 3 Erkek, 4 Kız Çocuğu Dünyaya Gelmiştir.” Peygamberimiz Çok Eşliliğini İse Yıllar Sonra Peygamberlik Vazifesi Gelmesi İle Yapmıştır !... Hz Haticeden Sonra ki İlk Eşi İse Hz. Aişe Değildir. [/font]Hz. Hatice Validemiz Öldükten 2,5 Yıl Sonra İkinci Evliliğini Hz. Sevde İle Yapmıştır. Sevde Binti Zem’a, Daha Önce Sukrân B.Amr El-Ensarî İle Evli İdi. İkisi Birlikte Müslüman Olmuş Habeşistan’a Hicret Etmişlerdi. Ancak Burada Kocası Vefat Etmiş, Sevde (R.A) Tek Başına Kalmıştı. Kendisine Ne Bir Bakanı Ne De Yardımcısı Vardı. Şayet Mekke’deki Yakınlarının Yanına Dönse Tekrar Şirke Dönmesi İçin Ona Eziyet Edecekler Ve İşkenceye Maruz Kalacaktı. İşte Böyle Bir Durumda İken Peygamber Efendimiz Onu Kefaleti Altına Aldı Ve Onunla Evlendi. Allah Ve Resulüne Olan İmanı Ve Sadakatinden Dolayı Bu Onun İçin Bir İyilik Ve İkramdı. Eğer Peygamber Efendimizin Evlilikteki Gayesi, İslam Düşmanlarının Dediği Gibi Şehevi Arzu Ve İstek Olsaydı, 55 Yaşına Gelmiş Yaşlı Ve Dul Bir Kadınla Evlenir Miydi? (Kendimize Soralım Siz 25 Yaşındasınız İslambolda Yaşıyorsunuz. İslambolun Önde Gelen Zengin Ailelerinin Birinin Çocuğusunuz. Bir Fikriyat İle Yola Çıkmışsınız Ve Sizin Bu Fikrinizi Kabul Etmiş 55 Yaşında Dul Ve Çocukları Olan Bir Bayan İle Evlenir miydiniz ? ) Demek Ki Efendimizin Bu Evlilikteki Gayesi; Sadece Kimsesiz Kalan Bakıma Muhtaç Bir Kadını Kendi Himayesi Ve Kefaleti Altına Almak, Ayrıca İman Ve İhlâsından Dolayı Da Onu Böylece Ödüllendirmekti. Ayrıca Hz. Sevde, Rasulullah’ın Çocuklarıyla Meşgul Olmuş Ve Onları Anne Şefkatiyle Büyütüp Yetiştirmiştir.[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]
- Bir Diğer Delili İse, Hz.Peygamber’in Evlendiği Hz.Aişe’yi Hem Eğitmiş, Hem De İslami Bilgilerle Yetiştirmiş Olmasıdır. İşte Burada Çok Eşlilik Ve Hz Aişe İle Evlenmesinin Birkaç Hikmeti Aslında Kendisini Bütün Bütün Göstermektedir.
[/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Soru : Hz Muhammed Neden Çok Kadınla Evlenmiştir? Bu Eşleri İslami Tebliğ Vazifesi Başladığı Ve Hatta Hızlandığı Ve Yayıldığı Zamanda Aynı Oranda da Artış Göstermiştir Bunun Hikmeti Nedir ? Ruhumuza Aklımıza Ve Kalbimize Mutabık Gelecek Mantıkı Delili Var mıdır?[/font]
[font=Arial, sans-serif]Evet Varır. El Cevap : [/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Edep Önce Kişinin Kendi Makamı Artması İle Arttığı Gibi Aynen Öyle de Edebin Takınılması Gereken Makamında Büyüklüğü Nispetinde Kemalat Kazanır. İslamiyetin Medine-i Münevvere de Yayılması İle Müslümanların Sayıları Hızlı Bir Şekilde Artmakta İdi. Haliyle Efendimizin Vazifesi Bize Her Şartta Her Meselede Ve Her Durumda Örnek Olmasını İktiza Eder ki Peygamberin Birinci Ve En Birinci Vazifesi İslam’ı Tebliğ Etmektir. İlk Başlarda 10 Belki de 100 Kişiye Anlatmak Kolayken Bu Sayının 10 Binleri Bulması Sonucu İlahi mesaja Kimsenin Mahrum Kalmaması Hikmeten Lazım Gelirdi. İslam Dini Hem Herkese ,Hem Her Irka ,Hem de Aynı Zamanda Her Cinse (Erkek - Kadın) İnmiştir !.. Haliyle Sadece Erkekler Değil Kadınlarda İslam Ümmeti Olup Kadınlarında Her Yaşa Göre Hususi Sualleri Vardır ! Bu da Normaldir !. Dinimiz Hem Nasıl Tüm Dünya’ya Tüm Dünya İnsanlarına Gelmişti Aynen Bunun Gibi de Hem Tüm Yaştan Erkeklere Ve Hem de Tüm Yaştan Kadınlara da Gelmişti !... Ve Hanımları İlgilendiren Hususi Meseleler Ulu Orta Her Yerde Konuşulacak Meselelerde Olmaya Bilirdi. Bu Yüzden Nasıl Bir Erkek Hususi Bir Sorusu Var Ve Bunu Sorabiliyorsa ,Aynen Öylede Haliyle Sadece Bayanlara da Hususi Olan Bazı Mahrem Konularda Edep Timsali Olan Sahabe Hanımları Allah’a Karşı Nasıl Bir Edep Takınacaklarını Sormak İstiyor Ama Hem Efendimizin Hususi Hayatı Hem İştima-i Hayattaki Koşturması Hem de Dini, Hem de Siyasi Meşguliyetinin Çok Olması, Cihat Ve Seferlerin Uzun Sürmesi Neticesi İle Aylarca Medine’de Olmayışı Ve Asla da Yalnız Kalmaması Ve Buna Bir de Etrafındaki Erkeklerin de Çokluğu Bayanlara Hiç Fırsat Bırakmıyordu.[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Buna Bir de Kendinin Erkek Olması Hasebi İle Her Ne Kadar Peygamber Dahi Olsa da Bayanları İlgilendiren Hususi Konuların Sorulması Ahlak Timsali Sahabe Annelerimizi Utandırıyordu . Bir Tarafta Şeriat ,Bir Tarafta Peygamber, Bir Tarafta da Ahlak Vardı. Bu Sıkıntılı Meseleyi Görüp Doğru Teşhis Eden Efendimizde Hem Akıllı Hem Olgun ( Hani Deriz Ya Sakalım Yok ki Lafım Dinlensin ) Aynen Onun Gibide Toplumda Sözü Geçecek Çocuk Sahibi Olan Dul Bayanlarla Evlenmiştir !... Bu Sayede Hem Olgun Hem Zeki Hem Sözü Geçen Ve Ağırlığı Olan Annelerimiz Bayanların Soru Ve Suallerini Biliyorsa Yanıtlıyor Bilmiyorlarsa Rasulullaha Götürüp Sorularına Ve Kalplerindeki Yaralarına Merhem Buluyorlardı. Bu Vesile İle de Şeriatın Emri Olan Haremlik Selamlık Uygulanıyor Hem de Bayanların mahrem Sorularına Cevap Ve Merhem Olunuyordu !...[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]İşte Hz Aişe Bu Yüzden Önemlidir !... Hz Aişe’ye Saldırılması da Bu Önemine Binaendir ... Şöyle ki : Hz.Peygamber’in Diğer Hanımları Yaş Bakımından Olgun Zekâ Bakımından İse Hz. Aişe İle Kıyaslanamazdı. [font=Arial, sans-serif]Diğer Hanımlar Daha Önce Birkaç Evlilik Deneyimi Geçirmiş, Çocuk Sahibi Olmuş Ve Zihinsel Anlamda Önemli Meşguliyetleri de Bulunuyordu. Ama Hz Aişe Annemiz Hem Genç Olması Hem de Hz Peygamberle Hususi Bir Muhammedi Aşk Ve Sevgilerinin Olması Sayesinde İlk Kaynağımız Olan Kur’an-ı Kerimden Sonraki Hadis-i Şeriflerimiz de ki Bugün Usül-ü Fıkıh Kaidelerinin Bir Çoğunu Hz Aişe Annemizden Öğrendik. Diğer Eşlerinin Yaşlarının Büyük Olması Daha Önce Vefat Etmeleri , Sorumluluklarının Olması Efendimizle Daha Az Vakit Geçirmeleri Hz Aişe Annemizin Hem Genç Hem Çocuğu Olmaması Hem de Tebliğ Hususunda ki Kabiliyeti İslam’a Büyük Hizmet Etmesini Sağlamıştır. Siz Hz Aişe’yi Çektiğiniz Zaman Bir Çok İslam’i Kaideyi de Yıkmış Olursunuz! Ateist Ve Deist Ve Felsefecilerin Düşmanlıkları Bundan İleri Gelmektedir !...[/FONT][/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]Ama Gerçekte Bakılınca :[/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]
Buna Göre Hz.Aişe Hz.Peygamber’le Nişanlanmadan Önce Mut’im B. Adiy’in Oğlu Cübeyr İle Nişanlı İdi. Mut’im’in Ailesi Müslüman Olan Ebû Bekr’in Kızını Oğluna Almaktan Vazgeçince Ebû Bekr Kızını Hz.Peygamber’e Nikâhladı. Bu Konuda “Hz.Peygamber Hz.Aişe’yi Nikâhladığında Altı Yaşındaysa Nübüvvetten Dört Yıl Sonra Doğmuş Olmalıdır. Daha İlk Günlerde Müslüman Olmuş Ebû Bekr’in, Putperest Bir Aileye Kızını Gelin Vermek Üzere Anlaşmış Olması, Bu Şartlar Altında Nasıl Mümkün Olur? Anlaşılan Odur Ki Hz.Aişe, Ebû Bekr’in Müslüman Oluşundan Epey Önce, Putperest Bir Aile Tarafından İstenmiş Ve Babası Da Bunu Kabul Etmiştir. Eğer Bu İstek, Ebû Bekr’in Müslümanlığı Kabulünden Sonra Olsaydı, Peygamber Dostu Bir Ebû Bekr, Kızını Putperest Bir Aileye Asla Vermeye Kalkmazdı. O Halde Hz.Aişe, Müslümanlığın Zuhurundan Önce Doğmuş Ve Hatta O Sıralarda, Bir Aile Tarafından Gelin Edilmek Üzere İstenecek Duruma Gelmişti. Bu da Evlilik Yaşına Uygun Olduğunu Gösterir!
[/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]
Hz.Aişe’nin İslam’ın Zuhurundan En Az Beş-Altı Yıl Önce Doğmuş Olduğunu Kabul Etmek Gerekir. Buna Göre De, Hz.Aişe’nin Peygamber Tarafından İstendiği Sırada En Az 14–15 Yaşlarında Olması Evliliklerinin de 18-19 Veya 20’li Yaşlarda Olmasını İcap Eder.”
[/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]

[font=Arial, sans-serif]Bir Başka Delili De Hz.Esma’nın Ölüm Yaşı Ve Tarihidir. Hz.Esma H. 73 Senesinde Oğlu Abdullah Öldürüldükten Birkaç Gün Sonra Mekke’de 100 Yaşında Vefat Eder. Hz.Esma H. 73 Yılında 100 Yaşında Vefat Etmişse, Hicret’te 27–28 Yaşında; Hz.Esma’dan On Yaş Küçük Olan Hz.Aişe De Hicret’te 17 Yaşında Olmalıdır. Hz.Peygamber’le De Hicret’ten 1-2 Yıl Sonra Evlendiğine Göre, Hz.Aişe’nin Evlendiğinde Yaklaşık 18 Yaşında Olduğu Aklın Mantığın Ve İlmin Gereğidir..
[/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]
Mevlana Şibli Hz.Aişe’nin, “Ben Mekke’de Oynayan Bir Çocuk İken, “Onların Vadeleri, Kıyamettir. Kıyamet Ne Dehşetli, Ne Acıdır.”58 Ayeti İndi. Bakara Ve Nisa Sureleri, Ben Peygamber’in Yanında İken Nazil Oldu.” Sözünden Yola Çıkarak, Kamer Suresi’nin Mekke’de Nübüvvetin Dördüncü Yılında Nazil Olduğunu Ve Hz.Aişe’nin O Dönemin Olaylarını Tafsilatıyla Bildiğine Ve Kavradığına Göre O Zamanlarda Yaklaşık Sekiz-Dokuz Yaşlarında, Medine’ye Hicret Esnasında İse 17-18 Yaşında Olmasının Daha Makul Olduğunu Söyler.
[/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]
Şibli’nin Bir Başka Dayanağı İse Şudur: Hz. Hatice R.A Vefat Ettiği Zaman Hz.Peygamber’e Evi İdare Edecek Ve Çocuklara Bakacak Biri Lazımdı. Sevde Yaşlı, Kımıldayamayacak Kadar Da Rahatsız Ve Hizmete Muhtaç Bir Kadındı. Hz.Peygamber’in Evini İdare Edecek Genç Ve Dinç Birine İhtiyacı Vardı. Bunun İçin De O, Bu Niteliklere Sahip 18 Yaşlarında Olan Hz.Aişe İle Evlendi.
[/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]
Bu Görüşü Savunanlardan Rıza Savaş Da Konuya Habeşistan’a Hicret Açısından Yaklaşarak Şunları Söyler: Hz.Aişe, “Benim Aklım Kesti Keseli Anne-Babamı Dindar Olarak Gördüm. Peygamber Hemen Her Gün Sabah Akşam Vakitlerinde Bize Uğrardı. Müslümanlar Sıkıştırılınca Ebû Bekir de Habeşistan’a Hicret İçin Yola Çıktı.” Rivayeti, Mekke Dönemi Ebû Bekr Ailesinin Habeşistan’a Hicret Öncesini Anlatmaktadır. Eğer Hz.Aişe’nin Hicret Esnasında 8-9 Yaşında Olduğu Kabul Edilirse, Habeşistan’a Hicret Esnasında Daha Doğmamış Olması Gerekir. Bu Olayı Anlattığına Göre, Hz.Aişe’nin Habeşistan Hicretinden Önce Doğmuş Olması Gerekir. Bu Da Hz.Aişe’nin Hz.Peygamber’le Evlenme Yaşının Dokuz Değil, Daha Büyük 18-19 Olduğu Anlamına Gelir.
[/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]
Aynı Şekilde Rıza Savaş, Bir Başka Konuyla İddiasını Güçlendirmek İster. [font=Arial, sans-serif]Buna Göre, Hz.Aişe Ve Abdurrahman, Ebû Bekr’in Ümmü Rûmân’dan Olan Çocuklarıdır. Abdurrahman, Bedir Savaşı’nda Müşrik Saflarında Savaşa Katıldığında 20 Yaşlarındadır. Hicret Sırasında Hz.Aişe Sekiz Yaşında Kabul Edilirse, Abdurrahman’la Aralarındaki Yaş Farkı 10 Gibi Olur. Aksini İfade Eden Bir Delil Olmadığına Göre Anne- Baba Bir Olan Bu İki Kardeş Arasındaki Yaş Farkının Bir İki Gibi Olur, Hz.Aişe’nin Hz.Peygamber’le Evlendiğinde 18 Yaşında Olmasının Daha Doğru Olduğunu Kabul Eder.
[/FONT][/font]

[font=Arial, sans-serif] [/font]
[font=Arial, sans-serif]
[font=Arial, sans-serif]Ezcümle :
[/font][/font]
[font=Arial, sans-serif] [/font]

[font=Arial, sans-serif]Toplumun Temelini Oluşturan Ailenin Oluşumunda Evlenme Biçimleri, Evlenme Yaşı, Aile Üyelerinin Görevleri Gibi İlişkiler Bir Kültürden Diğerine, Hatta Aynı Toplumun Tabakaları Arasında Bile Farklılık Gösterebilmektedir. Her Toplumun Aile İle İlgili Örf Ve Adetleri, Kendi Kültürel Yapısı Doğrultusunda Oluşmuştur. Bu Gerçekten Hareketle Hz.Peygamber’in Yaşadığı Arap Toplumunun Da Kendine Özgü Evlenme Şekli, Gelenek, Görenek, Örf Ve Adetleri Bulunmaktadır.
[/font]

[font=Arial, sans-serif]

[font=Arial, sans-serif]Tarihi Olayları İnceleyen Kişinin Bir Yargıç Gibi Hareket Etmesi Doğru Değildir. Hz.Aişe’nin Evlilik Yaşı İçin Kesin Bir Rakam Vermekten Ziyade, Bu Evliliğin Yaşının Uygun Olduğu Matematik İlmiyle İspat Edilmiştir Ve O Toplumun Evlilik Kültürüne de Ters Değildir.
[/FONT][/font]

[font=Arial, sans-serif]

[font=Arial, sans-serif]Şayet Hz.Aişe’nin Evlenme Yaşı Arap Toplumunun Gelenek, Görenek Ve Örfüne Aykırı Olsaydı, Medine’de Yahudi Ve Münafıklar Başta Olmak Üzere Hz.Peygamber, En Azılı Düşmanları Tarafından Ağır Bir Şekilde Eleştirilirdi.
[/FONT]Nitekim Hz.Peygamber’in Zeyneb İle Evliliği, Kıblenin Değiştirilmesi Ve Abdullah B. Cahş’ın Komutanlık Ettiği Nahle Seriyyesi’nde Yasak Aylarda Kan Dökülmesi Gibi Olaylar Mekkeli Müşriklerin Ve Yahudilerin Hz.Peygamberi Ve Arkadaşlarını Ağır Bir Şekilde Eleştirmelerine Neden Olmuştur. Her Hareket Ve Davranışları Muarızlarınca Takip Edilen Hz.Peygamber Ve Müslümanlar O Toplumun Örfüne Aykırı Hareket Ettikleri Zaman Eleştiri İle Karşılaşmışlardır.[/font]



[font=Arial, sans-serif][font=Arial, sans-serif]Buradan, Hz Aişe’nin Evlenme Yaşının O Toplumun Kabullendiği Bir Uygulama Olduğu Sonucuna Varılır Geçmişe Ait Olayları, Şartların Ve Kaynakların Elverdiği Ölçüde Doğru Anlamak Ve Gerçeğe Ulaşmak İçin Geçmişi, Şimdiki Zamanın Değer Yargılarıyla Ve Ölçüleriyle Değerlendirmek Doğru Değildir.[/FONT][/font]


Yazı Ve Yorumlarda Muhtelif Bazı Alıntılar Olmakla Beraber Yazı Bu Fakire Aittir. Soru Ve Eleştirisi Olanlar Yazabilirse

Saygılarımla
Fakir Ebu Bekir.
 
Üst